Metinlerin yazılış amaçları, konuları, gerçeğe ya da kurguya dayanmaları, öznel ya da nesnel olmaları gibi birçok etken metinleri türlere ayırır. Metinler genel olarak bir konu hakkında bilgi vermek, duygu ve düşünceleri dile getirmek ya da bir olayı anlatmak amacıyla yazılır.
Bir konu hakkında bilgi vermek ya da duygu ve düşünceleri dile getirmek amacıyla yazılan metinlere bilgilendirici metin denir. Deneme, makale, eleştiri, röportaj, sohbet gibi metin türleri bilgilendirici metinlere örnektir.
İlgi çekici, merak uyandırıcı bir olayın neden ve sonuç ilişkisi içerisinde ele alınıp yazıldığı metinlere hikâye edici metin denir. Masal, fabl, öykü, efsane gibi metin türleri hikâye edici metinlere örnektir.
Hikâye(Öykü)
Yaşanmış ya da yaşanabilecek nitelikte olayları kısa çerçevede anlatan yazı türüdür. Olay, kişi, yer ve zaman unsurları hikâyelerde yer alır. Hikâyeler için romanın kısası denilebilir.
Örnek:
Okuldan çıkıp evime doğru yavaş yavaş yürürken yolun karşısında bekleyen bir yaşlı amca gözüme çarptı. Benim bulunduğum tarafa geçmek istiyordu fakat vızır vızır geçen arabalar yüzünden bir türlü karşıya geçmeye cesaret edemiyordu. Hemen karşıya geçtim ve yaşlı amcaya “Karşıya geçmeniz için size yardımcı olabilirim.” dedim. “Çok teşekkür ederim evladım.” dedi ve başımı okşadı. Yaşlı amcanın koluna girdim. Yoldan geçmekte olan araçlardan işaret parmağımda müsaade istedim ve amcayı karşıya geçirdim. Bir insana iyilik yapmış olmanın mutluluğuyla evimin yolunu tuttum.
Masal
Gerçekte yaşanması mümkün olmayan olağanüstü olayları konu edinen yazı türüdür. Masalın kahramanları da olağanüstü özellikler taşır. Masallar tekerlemelerle başlar ve masallara özgü kalıplaşmış ifadelerle biter. Masalın sonunda ders verme öğreticilik gibi amaçlar vardır.
Örnek:
Bir varmış bir yokmuş. Develer tellal, pireler berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken çok çok eski zamanlarda, uzak diyarlarda yaşayan fakir bir genç varmış. Bu gencin tek geçim kaynağı babasından kalan değirmeniymiş. Bir gün gencin değirmenine yaşlı bir adam gelmiş. Yaşlı adamın eşeğinde üç çuval buğday varmış. Gençten bunları öğütmesini istemiş, yarın tekrar gelip un çuvallarını alacağını söylemiş. Genç tamam demiş, yaşlı adam gidince işe koyulmuş. Bir de ne görsün çuvalların içindeki buğdayı değirmene boşalttıkça buğday altına dönüşüyormuş.
Fabl
İnsan dışındaki varlıklara insana özgü özelliklerin yüklenmesiyle oluşturulan metinlerdir. Fabl kahramanları insan gibi konuşur, düşünür, davranır. Fabllar da masallar gibi sonunda ders verme amacı taşır.
Örnek:
Yılan deveye:
- Ne kadar da eğri bir boynun var deve kardeş. Çok çirkin duruyor, demiş.
Deve şöyle bir yılana bakmış ve:
- Haklısın da yılan kardeş keşke önce bir aynaya baksaydın, demiş.
Haber Metni
Bir olay ya da durum hakkında edinilen bilgilerin başkalarına ulaştırılması amacıyla yazılan yazılara haber metni denir. Haber metinleri gazete, dergi, internet sitesi, radyo, televizyon gibi çeşitli kitle iletişim araçlarında yayınlanmak üzere hazırlanır. İyi bir haber metni 5N 1K(kim, ne, nerede, ne zaman, nasıl, niçin) sorularına cevap vermelidir.
Örnek:
Ünlü kaleci Arajello Gonzales bu sezon tam 352 gol yiyerek ilginç bir rekora imza attı. Yediği gollerin 23’ünü tek bir maçta kalesinde gören Nikaragualı file bekçisi, yaşananların şanssızlıktan başka bir şey olmadığını ifade etti. Türk asıllı teknik direktör Cemil Dertli ile aralarında sorunlar yaşandığını yalanlayan Arajello Gonzales “Hocamızla tam bir uyum içinde çalışmaktayız. Önümüzdeki sezon çok farklı olacak.” dedi.
Yukarıdaki haber metninin kaynağı verilmemiştir. Haber metinlerinin kaynağı ve doğruluğu mutlaka sorgulanmalıdır. Özellikle sosyal medya üzerinden yayılan birçok yalan haber bilgi kirliliği yaratmaktadır.
Anı(Hatıra)
Yaşanmış olayların kaleme alınmasıyla oluşan yazı türüne anı denir. Anı türü tarihî bilgi birikimine katkıda bulunan bir türdür.
Örnek:
Çocukken mahalledeki arkadaşlarımla gün boyu oyunlar oynardık. Oynadığımız oyunlar genelde herkesin bildiği oyunlardı. Bazen bu oyunlardan sıkılıp başka arayışlar içine giriyorduk. Yine böyle bir arayış içindeyken tehlikeli bir oyun başlayıvermişti. Belediyenin su borusu döşemek için açtığı bir metre genişlikte bir o kadar da derinlikte kanallar vardı. Önceki gün yağan yağmur o kanalları suyla doldurmuştu. Mahallenin çocukları içi su dolu kanalın üstünden karşıya zıplayıp duruyordu. Başta cesaret edemedim ama sonra ben de onlara katıldım. İkinci atlayışımda içi su ve çamur dolu kanala düşmüştüm. Tam o esnada yoldan geçen Hüseyin Amca beni hemen dışarı çıkarmıştı. O su dolu kanalda belki iki saniye kalmıştım ama o korku bana yetmişti. O günden sonra asla tehlikeli oyunlar oynamadım.
Gezi Yazısı
Gezilip görülen yerlerin anlatıldığı yazılara gezi yazısı denir. Gezi yazılarından gözlem gücü ön plândadır. Gözlemlenen yerler betimlemelerden bolca yararlanılarak yazılır.
Örnek:
Antalya’nın Kaş ilçesindeki Kaputaş Plajı gördüğüm en güzel plajlardan birisidir. Burayı benim için özel yapan şey plajın kanyon ağzında yer almasıdır. Sahil boyunca uzanan yolun aşağısına sayısı hiç de az olmayan merdivenlerden inip plaja ulaşıyorsunuz. Plaj aşağıda kaldığı için kayalıklar doğal bir şemsiye gibi plajın bir bölümünü gölgede bırakıyor. Denizin rengi, ilk gördüğümde kendisine hayran bırakmıştı. Buranın denizini bazıları dalgalı bulur, beğenmez fakat benim gibi siz de dalgalı denizleri seviyorsanız eminim siz de hayran kalacaksınız.
Mektup
Duygu ve düşünceleri uzaktaki kişilere iletmek amacıyla belli bir düzene göre yazılan yazılara mektup denir. Mektuplara hitap ifadeleri kullanılarak başlanır. Kağıdın sağ üst köşesine tarih, sol alt köşesine adres, sağ alt köşesine yazarın adı soyadı yazılır ve imza atılır.
Örnek:
04.08.2018
Sevgili Babacığım,
Okulumu bugün itibariyle bitirdim, diplomamı aldım. Bu mutlu haberi seninle paylaşmak için yanına gelmeyi bekleyemedim. Evimize dönmek için ancak üç gün sonraya bilet bulabildim. Benim için harcadığın emeklerin için ne kadar teşekkür etsem azdır. Senin gibi bir babam olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Üç gün sonra görüşmek üzere canım babam…
İmza
Arzu İPEK
Adres: ODTÜ,
Üniversiteler Mahallesi,
Dumlupınar Bulvarı No:1
Çankaya Ankara/TÜRKİYE
Üniversiteler Mahallesi,
Dumlupınar Bulvarı No:1
Çankaya Ankara/TÜRKİYE
Tiyatro
Tiyatro metinleri sahnede oynanmak yazılan yazılardır. Sahnede oynanmak için değil de sadece okunmak için yazılan tiyatrolar da vardır. Diyalog temelli yazılan ve buna göre kurgulanan bir metin türüdür.
Örnek:
Öğretmen: Söyle bakalım Murat, 1. Dünya Savaşı’nı kim başlattı?
Murat: Öğretmenim, vallahi ben başlatmadım.
Öğretmen: Ne diyorsun oğlum? Osman sen söyle!
Osman: Öğretmenim, Murat yalan yalan söylemez bence de başkası başlatmıştır.
Biyografi
Tanınmış insanların hayatını anlatan yazılara biyografi denir. Kişi kendi hayatını kendisi yazarak anlatırsa buna otobiyografi denir.
Örnek:
Mustafa Kemal ATATÜRK 1881 yılında Selanik’te doğmuştur. Annesi Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Bey’dir. Mustafa Kemal ATATÜRK öğrenim hayatına mahalle mektebinde başlayıp daha sonra Şemsi Efendi Mektebi’nde devam etti. 1893 yılında Askerî Rüştiye’ye girdi. 1896-1899 yıllarında Manastır Askeri İdâdisi’ni bitirdi, İstanbul'da Harp Okulu’na başladı. 1902 yılında teğmen olarak mezun oldu. Harp Akademisi'ne devam eden Mustafa Kemal ATATÜRK 11 Ocak 1905'te yüzbaşı rütbesiyle Akademi'yi tamamladı. (Biyografi)
Söyleşi(Sohbet)
Yazarın herhangi bir konuyla ilgili duygu ve düşüncelerini samimi bir hava içinde yazmasıyla oluşan metin türüdür. Söyleşiler karşılıklı konuşma havasında yazılır. Gazete ve dergilerde yayımlanan yazılardır.
Örnek:
Bak şimdi değerli okurum sana ne söyleyeceğim. Hepimiz gürültüden şikayet ederiz değil mi? Özellikle de komşu gürültüsünden nefret ederiz öyle değil mi? Hatta gürültüsünden nefret ettiğimiz komşumuz da başkalarının gürültüsünden nefret eder değil mi? Peki, şimdi sana bir soru: Herkes gürültüden nefret ederken bu gürültü neden hâlâ var? Soruyu sordum madem cevabı da vereyim. Başkalarının kusurlarına o derece odaklanıyoruz ki kendi kusurlarımızı görmüyoruz sayın okurum. Gürültüden şikayet eden neredeyse herkes kendi yaptığı gürültünün farkında değil. Birazcık öz eleştiri bu işi çözer, herkes rahat eder derim ben.
Günlük(Günce)
Yazarın günlük hayatından kesitleri ve bunlarla ilgili duygularını, düşüncelerini tarih belirterek gün gün yazdığı yazılara günlük denir.
Örnek:
06.08.2018
Bugün ailecek çok güzel bir gün geçirdik. Babam bizi pikniğe götüreceğini söylediğinde çok sevindim. Hemen kardeşimle birlikte kısa süren bir hazırlık yaptık. Gittiğimiz yer göl kenarında, ağaçlar içinde çok güzel bir yerdi. Oyunlar oynadık, hamakta sallandık ve en güzeli babamın o eşsiz mangalda köftesini yedik. Harika bir gündü. İyi ki böyle güzel bir ailem var.
Fıkra(Köşe
Yazısı)
Güncel konularla ilgili yazılıp gazetenin belli bir köşesinde
yayımlanan yazılardır. Fıkraların kalıcı bir değeri yoktur. Günün koşullarına
göre konusunu belirler. Güldürücü hikâyecik olan fıkralarla
karıştırılmamalıdır.
Örnek:
Hafta sonu yaşanan Ayvacık depremi yıkıma ve ölüme yol açmadı. Peki her
küçük deprem sonrası hatırladığımız beklenen büyük İstanbul depremi için aynı
şey söz konusu olacak mı? Bugün İstanbul’da 7 üzeri bir deprem olsa çok büyük
bir yıkım olacağı gün gibi ortada. Yılların uzmanlar tarafından uyarı üzerine
uyarı geliyor. Bütün araştırmalar gösteriyor ki bu deprem günün birinde
gelecek. Hatta çok uzak olmayan bir gelecekte bu depremle yüzleşeceğiz. Ben
depreme hazır olduğumuzu düşünmüyorum. Maalesef 7 şiddetinde bir depreme
dayanamayacak binlerce yapı var İstanbul’da. Bu yapılara acilen el atılması
lazım. Ağır aksak ilerleyen kentsel dönüşümü beklemeyecektir bu deprem. Bugün
ertelediğimiz adımlar yarın acı, ölüm ve pişmanlık olarak dönecektir bize.
Deneme
Yazarın kişisel görüşlerini, duygu ve düşüncelerini ifade etmek
amacıyla yazdığı yazılara deneme denir. Denemelerde yazar, yazdıklarını
kanıtlama amacı gütmez.
Örnek:
Her insanın boş vakitlerini değerlendirebileceği bir uğraşı olmalıdır.
Kitap okumak, çiçek yetiştirmek, bir enstrüman çalmak, resim yapmak… İllaki her
insanın bir ilgi alanı vardır. Bunu keşfedip işlemek lazım. İnsanın hem
dinlenip hem de kendini geliştirmesi çok güzel bir şey bence. Hayatın
koşuşturmacasından arada bir ayrılacak kapılar açmak herkese iyi gelir.
Makale
Bir görüşü, düşünceyi kanıtlamak
amacıyla yazılan metinlere makale denir. Makaleler nesnel gerçekler üzerine
kurulan, araştırmaya dayanan bir metin türüdür. Bilimsel veriler makalelerin en
önemli kaynağıdır.
Örnek:
Dr. John Hutton, 4 yaşlarında 27
çocukla yaptığı bir çalışmayla çocukların beyinlerinin nasıl hikâyelere nasıl tepkiler verdiğini ölçmüştür. Dr. John
Hutton çalışmasında manyetik rezonans görüntüleme (MRI) makinesini kullanarak
çocukların beyin etkileşimini yorumlamıştır. Çocuklara sadece sesli hikâyeler
dinletildiğinde beyindeki etkileşimin zayıf kaldığı görüldü. Bu durumun,
anlamlandırmada çocukların zorlandığını gösterdiği belirtildi. Çocuklara hem
sesli hem görüntülü animasyon, çizgi film tarzında hikâyeler sunulduğunda
beyindeki etkileşimin çok arttığı
görüldü. Bu durumun ise gereğinden fazla etkileşim sonucu çocukların
anlamlandırmada yine zorlanacağını gösterdiği belirtildi. Son olarak çocuklara
resimli hikâye kitapları verilmiştir. Beyin etkileşimlerinin ne aşırı ne de
yetersiz olduğu gözlemlenmiştir. Dr. John Hutton bu durumun anlamlandırma için
ideal olduğunu belirtmiştir.
Roman
Yaşanmış ya da yaşanabilecek nitelikte olayları uzun çerçevede anlatan
yazı türüdür. Olay, kişi, yer ve zaman unsurları romanlarda yer alır. Romanlar
için hikâyelerin uzunudur denilebilir.
Örnek:
Hasan, Çamlıdere Köyü’nde yoksul bir ailenin dördüncü çocuğu olarak
doğmuş bir çocuktu. Geçim kaynağı hayvancılık olan bu köyde Hasan’a çobanlıktan
başka bir gelecek yoktu. On yedisine kadar dağlarda hayvan otlatan Hasan, hep
merak ettiği o büyük şehirlerin hayaline kendini iyiden iyiye kaptırmıştır.
Gece olunca yıldızlara uzun uzun bakar, kaderinde bu köy dışında bir hayat olup
olmadığını merak edip dururdu. Yine yıldızlı bir gecede karar verecekti Hasan.
Dedesinin, babasının, kardeşlerinin yapamadığı yapacaktı.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum yap