Anlatım biçimleri, anlatımın ne şekilde yapılacağını belirleyen unsurlardır. Anlatıcı, sergileyeceği anlatım tarzını bu anlatım yöntemleri vasıtasıyla belirler. Anlatım biçimleri dört tanedir:
1-
Betimleyici Anlatım
Görselliğin ön plana alındığı anlatım biçimidir. Varlıkların nasıl göründüğü anlatıcı tarafından aktarılır. Ayrıntılara ne kadar yer verilirse betimlemenin etkisi o kadar artar. Betimlemede amaç anlatılanların, okurun ya da dinleyicinin zihninde adeta bir resim gibi canlanmasıdır. Betimleme, sözcüklerle resim yapma sanatıdır diye bu sebepten söylenmektedir. Betimleyici anlatımda her şeyin görselliği tasvir edilebilir.
Örnek:
Dağın yamacından kalemle çizilmiş ince bir
çizgi gibi kıvrılarak inen dere ormanın içinde izini kaybettiriyordu. Dağ,
olanca heybetiyle eteklerindeki yemyeşil doğanın koruyuculuğunu üstlenmiş bir
asker gibi göğü selamlıyordu. Aşağıda binbir çeşit canlıdan oluşan bir hayat
vardı. Gökkuşağının tüm renkleri bu ormanda yer bulmuştu kendine.
2-
Öyküleyici Anlatım
Olay
anlatımın merkezde olduğu anlatım biçimidir. Anlatılan olayın gerçekleşme şekli
dinleyiciye ya da okuyucuya aktarılır. Öykülenen anlatımda hikâye türüne özgü
olay, yer, zaman, mekan gibi unsurlar olabildiğinden bu anlatım biçimine hikâye
etme de denir.
Örnek:
3-
Açıklayıcı Anlatım
Bir konuda bilgi vermek, açıklama yapmak
amacıyla kullanılan anlatım biçimidir.
Örnek:
Yeni insansı robot modellerimizi bu yılın
sonuna doğru tanıtmayı planlıyoruz. Yeni model insansı robotlar iletişim
kurmada jest ve mimiklerden yararlanabilecek. Ayrıca şarj kapasiteleri
artırılan robotlar önceki modellere göre iki kat daha fazla yol yürüyebilecek. Yeni
insansı robotlarımız hizmet sektörünün çeşitli alanlarında kullanılabilecek.
4- Tartışmacı Anlatım
Karşıt
görüşlerin karşı karşıya geldiği anlatım biçimidir. Tartışmacı anlatımda
anlatıcı, kendi görüşlerini haklı çıkarmak için karşıt görüşleri çürütmeye
çalışır.
Örnekler:
Tiyatroyla sinemayı
karşılaştırıp tiyatroyu her seferinde galip çıkaran birtakım insanlar var.
Onlara göre esas oyunculuk tiyatro sahnesinde canlı canlı olur. Sinema
oyunculuğunun daha kolay olduğunu sürekli iddia ederler. Bu düşüncede olan
insanlara asla katılmıyorum. Sinema ve tiyatro ayrı ayrı tecrübelerdir
oyuncular için. Yerine göre tiyatroda oyunculuk yapmak daha kolaydır yerine
göre sinema oyunculuğunun avantajları vardır. Maalesef birçok konuda olduğu
gibi bu konuda da yumurta tokuşturur gibi bir anlayış benimsemeyi seçenler
büyük bir yanılgı içerisindedir. Sinema sanatçıları da tiyatro sanatçıları da
değerlidir. Birini diğerinden üstün görmek doğru bir yaklaşım değildir.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum yap